Vücudumuza temas eden bazı maddelere karşı istenmeyen reaksiyonlar gelişebilir. Kontakt dermatit alerjik ya da alerjik olmayan mekanizmalar ile ortaya çıkabilir. Klinik bulgular alerjen temasından saatler ya da günler sonra görülmeye başlar. Alerjik kontakt dermatitte alerjenler bağışıklık sistemimizin hücrelerini bölgeye çekmeye ve reaksiyon başlamasına neden olurlar. Bu reaksiyonların gelişimi için daha önce vücudun bu madde ile duyarlanması gerekmektedir. Potasyum dikromat, saç boyalarının içerisinde yer alan kimyasallar, nikel, kobalt, kozmetik ürünlerin içerisindeki maddeler, kremler ve içerisinde bulunan stabilizatörler, lokal olarak kullanılan ilaçlar içerisindeki koruyucular en sık neden olan maddelerdir.
Alerjik olmayan kontakt dermatitte egzema türü reaksiyon oluşur. Günlük yaşamda kullandığımız temizlik maddeleri sık neden olarak görülür. Alerjik bünyeli atopik dermatiti, astımı olan kişilerde hastalık daha sık görülür. Alerjik kontakt dermatitte döküntüler temastan sonra geç ortaya çıkar ve temas yerinde olabileceği gibi vücudumuzun başka bölgelerinde de döküntüleri görebiliriz. Yama testleri kontakt dermatit vakalarında yapılmalıdır.
Alerjik kontakt dermatitte, etkenin tanımlanması ve bundan uzak durulması tedavinin esasını oluşturmaktadır. Tedavide antihistaminler çok etkili değildir. Kortikosteroid içeren merhemler ve nemlendiriciler kullanılabilir. Nemlendiriciler cildin su dengesini korumak amacıyla kullanılmalıdır. Klinik düzelse bile nemlendirme bırakılmamalıdır. Kliniğimizde alerjik kontakt dermatitli hastalarımızın ileri tetkik ve tedavileri düzenlemektedir.
Prof. Dr. Ayşe Aktaş: İzmir’in Alerji Doktoru